Uşak’ın mükemmel lezzeti yok olmaya yüz tuttu: Kürek Helvacılığı nedir?

Uşak, önemli bir tarihi ve kültürel geçmişe sahip bir kent olarak tanınıyor. Bugün unutulmaya yüz tutmuş pek çok meslek bu kente ev sahipliği yapmıştır. Kürekle helvacılığı da bu mesleklerden biri.

Uslu Selim Helvacısı da bu asırlık mesleği sürdüren ve Uşak'ın kültürel çeşitliliğine katkıda bulunan ailelerden biri. Bu aile işletmesi, kürek helvası yapımının inceliklerini üstlenmesi ve bu değerli zanaatı bir sonraki nesle aktarması bakımından benzersizdir.

KÜREK HELVA NASIL YAPILIR?

Kürek helvası su, şeker, limon tuzu ve çöven suyunun bir araya getirilmesiyle yapılıyor. Bu işlemden sonra karışım balmumu kıvamına gelene kadar bir makinede işleniyor. Ardından tahin ekleniyor, bakır kazanlarda tahta bir kürekle birleştiriliyor ve elle yoğruluyor. Tüm malzemeler tahinle birleştikten sonra onları ustalıkla nefis bir helvaya dönüşüyor.

Şimdi, Uşak’ta bu mesleği sürdüren Ahmet Vidinlioğlu’nun açıklamalarına bakalım.

400 YILDIR KÜREK HELVACILIĞINI GELECEK NESİLLERE TAŞIYORLAR

4 Nesildir bu kürek helvacılığı mesleği mesleğini sürdüren Ahmet Vidinlioğlu mesleği ile alakalı şu açıklamayı yaptı:

“Ben Ahmet Vidinlioğlu, Ustu Selim Helivacısı'nın ustalarından, sahiplerinden. Dördüncü göbek olarak ben devam ettirmekteyim. Şu anda beşinci göbek çocuklarım devam ettirmekte. Biz bir aile şirketiyiz. Atamızdan, babamızdan, dedemizden gördüklerimizi insanlara iletmeye çalışıyoruz. Yüksekokul okumama rağmen biraz daha ağır bastı baba mesleğini yapmak.

Mesleğe aşık olmak lazım, mesleği sevmek lazım. Çocukluğumuzda bize yöneltilen bazı telkinler vardı. çırakken başladığınızda dükkanın içerisini temiz tutarsınız. Bunlar çıraklıktan başlayan şeylerdir. Bu telkinleri ben sonradan ahi ahlakıyla ilgili telkinler olduğunu ancak kavrayabildim. Kavradıktan sonra da zaten çocuklarıma, çocuklarım gelmeden önce beraber çalıştığımız arkadaşlarımıza da o telkinleri ben vermeye gayret ettim. Ahi ahlakı çok bambaşka bir şey. Ondaki ticari ahlakı, üretim ahlakını, satış ahlakını esnaflarımıza, tüccarlarımıza, ticaret yapan kişilere bunlara telkin etmemiz lazım. Tabi. Tabii bu da nereden geliyor? Ya çıraklıktan olacak ya da çıraklık eğitiminde olacak.