Kadınların emekliliği ile alakalı Özgür Erdursun’dan altın tavsiyeler

Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, kadınların emeklilik hakları konusunda detaylı açıklamalarda bulunarak, mevcut sistemdeki eksiklikleri ve çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştı.

Erdursun'un verdiği bilgilere göre, kadınların emeklilik sürecinde karşılaştıkları temel problemler arasında sigorta başlangıç tarihlerindeki belirsizlikler, doğum borçlanması hakkının sınırlı kapsamı ve çalışma hayatındaki kesintilerin emekliliğe olumsuz etkileri yer alıyor. Bu sorunların çözümü için kapsamlı bir yaklaşım benimsenmenin gerekliliği vurgulanıyor.

SİGORTA BAŞLANGIÇ TARİHİ: EMEKLİLİĞİN ANAHTARI

Kadınların emeklilik hakkı açısından en kritik faktörlerinden biri, ilk kez sigortalı olarak çalışmaya başladıkları tarih olarak belirleniyor. Uzman Erdursun, bu konuda yaşanan temel problemin kayıt dışı istihdam olduğunu vurguluyor. Birçok kadının, özellikle genç yaşlarda kayıt dışı çalıştırılması nedeniyle gerçek sigorta başlangıç tarihlerinin tespit edilemediği ve bu durumun emeklilik haklarını ciddi şekilde zedelediği ifade ediliyor.

Bu sorun, sadece emeklilik yaşının gecikmesine değil, aynı zamanda prim gün sayısının eksik kalmasına da neden oluyor. Kayıt dışı çalışma dönemlerinin sigortalılık süresine dahil edilememesi, birçok kadının emeklilik şartlarını tamamlayamamasına yol açıyor. Erdursun, bu durumun düzeltilmesi için kayıt dışı çalıştırılan kadınlara yönelik geriye dönük sigorta tanıma mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Ayrıca, sigorta başlangıç tarihinin doğru tespit edilmesi, doğum borçlanması hakkından yararlanabilmek için de kritik önem taşıyor. Çünkü mevcut düzenlemelere göre, sigortalı olmadan önce gerçekleştirilen doğumlar borçlanma kapsamında değerlendirilmiyor.

DOĞUM BORÇLANMASI: SINIRLI HAKLAR VE GENİŞLETME İHTİYACI

2008 yılının Ekim ayında yürürlüğe giren düzenleme ile kadınlara, doğum sonrası çalışmadıkları süreleri borçlanarak prim günü kazanma hakkı tanındı. Bu düzenleme kapsamında, üç çocuğa kadar olmak üzere toplamda 2.160 günlük borçlanma imkanı sağlanıyor. Her çocuk için 720 günlük borçlanma hakkı verilen bu sistem, kadınların emeklilik şartlarını tamamlamasında önemli bir destek sağlıyor.

Ancak bu sistemin bazı sınırlılıkları bulunuyor. En önemli kısıtlama, sadece sigortalı olduktan sonra gerçekleştirilen doğumların borçlanma kapsamında değerlendirilebilmesidir. Sigorta başlangıcından önce doğum yapan kadınlar bu haktan yararlanamıyor ve bu durum önemli bir adaletsizlik yaratıyor.

Uzman Erdursun, bu sınırlamanın kaldırılması gerektiğini ve her kadının doğum borçlanmasından yararlanabilmesi için sistemde köklü değişiklikler yapılması gerektiğini vurguluyor. Özellikle genç yaşta evlenen ve çocuk sahibi olan, ancak daha sonra çalışma hayatına katılan kadınlar için bu düzenleme hayati önem taşıyor.

ÇALIŞMA HAYATINDAKİ KESİNTİLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Kadınların emeklilik haklarında yaşadıkları en yaygın sorunlardan biri, çalışma hayatındaki kesintilerdir. Özellikle özel sektörde çalışan kadınların doğum sonrası işten ayrılmaları ya da part-time çalışma tercihlerinin emeklilikte prim gün sayısının eksik kalmasına neden olduğu belirtiliyor.

Erdursun, bu sorunların çözümü için kapsamlı yapısal düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade ediyor. Öneriler arasında kreş desteği, yarı zamanlı sigortalı modeller ve esnek çalışma düzenlemeleri yer alıyor. Bu tedbirlerin kadınların çalışma hayatına erken yaşta katılımını teşvik edeceği ve kariyer kesintilerini minimize edeceği değerlendiriliyor.

Ayrıca, kadınların bakım sorumluluklarını yerine getirdikleri sürelerin özel bir statüyle emekliliğe sayılabilir hale getirilmesi öneriliyor. Bu dönemler için borçlanma hakkının da verilmesi, kadınların emeklilik haklarını güvence altına alacak önemli bir adım olarak görülüyor.

Ekonomi Haberleri