Bahar ayları sadece çiçek açan bitkiler ve ılık günler getirmekle kalmaz – aynı zamanda alerjik rinit gibi zorlayıcı bir sağlık sorununu da beraberinde getirir. Halk arasında "bahar gribi" veya "saman nezlesi" olarak bilinen bu alerjik reaksiyon, hem çocukların hem de yetişkinlerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilen bir rahatsızlıktır.
MEVSİMSEL ALERJİNİN KARMAŞIK DÜNYASI
Alerjik rinit, burun mukozasının belirli alerjenlere maruz kalması sonucu ortaya çıkan karmaşık bir enflamatuar durumdur. Her ne kadar yıl boyunca devam edebilse de, bu rahatsızlık özellikle belirli mevsimlerde daha belirgin hale gelir ve bahar ile erken yaz ayları en zorlu dönemlerdir.
Polen, bu alerjik tepkilerin tetikleyicisi konumundadır. Farklı polen türleri yılın çeşitli zamanlarında ortaya çıkar: ağaç polenleri erken bahar aylarında, çayır polenleri ilkbahar sonu ve yaz başında, yabani ot polenleri ise yaz ortasından sonbahara kadar yaygındır.
BELİRTİLERİ NELER?
Alerjik rinitin belirtileri çeşitlidir ve günlük yaşamı ciddi şekilde aksatabilir. Bireyler şu semptomları yaşayabilir:
- Sürekli burun akıntısı ve tıkanıklığı
- Berrak, sulu burun salgısı
- Şiddetli burun ve damak kaşıntısı
- Sık sık hapşırma
- Göz ile ilgili belirtiler: yaşarma ve kaşıntı
- Boğaz irritasyonu
- Kronik öksürük
- Orta kulakta basınç hissi
- Azalmış koku alma duyusu
- Tekrarlayan baş ağrıları
Çocuklarda etkileri daha da belirgin olabilir:
- Uyku bozuklukları
- Konsantrasyon güçlükleri
- Akademik performansta düşüş
- Gündüz yorgunluğu
- Uzun süreli burun tıkanıklığına bağlı olası yüz yapısal değişiklikleri
- Kulak problemleri ve kronik sinüzit riskinde artış
NASIL ÖNLEM ALABİLİRİZ?
Alerjik riniti tamamen ortadan kaldırmak mümkün olmasa da, çeşitli stratejiler belirtilerini önemli ölçüde azaltabilir:
Yüksek polen dönemlerinde koruyucu önlemler alınabilir. Örneğin dış aktivitelerde veya bahçe işlerinde polen maskesi kullanmak ya da polen yoğunluğunun fazla olduğu saatlerde pencereleri kapalı tutmak gibi.
Yün ve tüy yatak malzemelerini pamuk veya sentetik alternatifleriyle değiştirmek, alerjenlerin birikmesini önleyen özel yatak örtüleri kullanmak, dengeli ve düşük karbonhidratlı bir diyet uygulamak ve yatak odası nem seviyelerini kontrol altında tutmak da alınabilecek bazı önlemler arasındadır.